Ekmen, Mersin'in spor hayatının oldukça renkli olduğunu, turizm açısından da adrenalin sporlarından yamaç paraşütüne, dalış sporuna kadar inanılmaz bir potansiyele sahip olduğunu belirtti. Kadınlar Basketbol Süper Ligi’nde mücadele eden ÇBK takımının ve erkek basketbol liginde yer alan Mersin Spor Kulübü'nün (MSK) başarılarına değindi. MSK'nın, Süper Lig’deki ilk sezonu olmasına rağmen ligin ortalarında yer aldığını ve zaman zaman şampiyonluğa oynayan takımlarla dişe diş mücadele ettiğini vurguladı. Mersin İdman Yurdu gibi MSK Basketbol Takımı'na, Büyükşehir Belediyesi'nin ve Vahap Seçer Bey'in desteğinin anlamlı olduğunu, aynı şekilde Yenişehir Belediyesi’nin de ÇBK’ya destek vermesinin takdir gördüğünü ifade etti.
ÇBK Çukurova Basketbol takımının Euroleague Final karşılaşmasını izleyen Ekmen, bu maçı kaybetmenin buruk bir sevinç yarattığını ancak ÇBK’nın Avrupa ikincisi olmasının Mersin için bir gurur vesilesi olduğunu söyledi. Önümüzdeki yıllarda bu kupanın Mersin’e geleceği umudunu dile getirdi.
Yönetim kadrosu değişen Mersin İdman Yurdu hakkındaki soruya cevap veren Ekmen, Mersin İdman Yurdu'nun son beş yılda iyi bir süreç kat etmesine rağmen eski borçlar ve yeterli desteğin sağlanamaması nedeniyle yaşanan sorunların, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer'in öncülüğünde, Servet Özdemir başkanlığındaki güçlü bir yönetimle aşıldığını belirtti. Son beş haftada inanılmaz bir çıkış yakaladıklarını ve düşme hattının dışına çıktıklarını, ancak Mersin’in yerinin burası olmadığını, Mersin’in hakkının Süper Lig olduğunu söyledi. Mersin İdman Yurdu’nun son maçlarını statta izlediğini, başarılarının kentte heyecan yarattığını ve son maça 15.000’in üzerinde izleyici geldiğini ifade etti. Bu durumun, hemşehrilerinin İdman Yurdu'na olan ilgisini gösterdiğini belirtti. Önümüzdeki yıl Vahap Seçer’in desteği, yeni yönetimin çabası ve ilin tüm dinamiklerinin sahiplenmesiyle Mersin'in hak ettiği yere kavuşacağı umudunu dile getirdi. Mersin İdman Yurdu'nun Mersin'in markası olduğunu ve 1925-2025 arasında 100 yılı geride bıraktığını, Tarsus İdman Yurdu'nun maalesef korunamadığını ve amatör lige düştüğünü, ancak onun da küllerinden doğacağı umudunu belirtti. Bu kulüplerin kent için çok kıymetli değerler olduğunu ve kentin hafızasını temsil eden bu değerlere sahip çıkmanın herkesin vazifesi olduğunu söyledi.