DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, KRT’de Zübeyde Sarı’nın sunduğu Ankara Saati programına konuk olarak gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Ekmen, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, memur, emekli ve asgari ücretlinin mağdur edildiğini vurguladı.
"Açlık Sınırının Altında Bir Asgari Ücretle Karşı Karşıyayız"
TÜİK’in enflasyon hesaplamalarına yönelik eleştirilerini dile getiren Ekmen, Aralık ayında 0 olarak açıklanan enflasyonun Ocak ayında %5, Şubat ayında ise %2,27 olarak duyurulmasının maaş zamlarına doğrudan etki ettiğini ifade etti. "Emeklinin, memurun maaş zammı Aralık ayı sonu enflasyonuna göre belirleniyor. Bu yüzden Aralık ayı enflasyonu bilerek düşük gösteriliyor. TÜİK Başkanı’na her gün sesleniyoruz: Enflasyon sepetindeki kalemleri açıklayın. Hangi usullerle, nereden fiyat alıyorsunuz? Bu soruların cevabını hala alamıyoruz" dedi.
Açlık sınırının 23 bin 324 TL olduğunu, asgari ücretin ise 22 bin 104 TL’de kaldığını belirten Ekmen, “Türkiye’de 15 bin TL’nin altında kiralık ev kalmamışken, bu maaşlarla insanların temel ihtiyaçlarını bile karşılaması mümkün değil” diyerek TÜİK’in açıkladığı %39,5’lik enflasyon oranının gerçeklerden uzak olduğunu belirtti.
"Emeklinin Sepetiyle TÜİK’in Sepeti Örtüşmüyor"
Ekmen, TÜİK’in enflasyon sepetinde internet paketi, restoran harcamaları ve cep telefonu gibi kalemlerin yer aldığını, ancak 14 bin 469 TL maaş alan bir emeklinin bu harcamalarla ilgilenmesinin imkansız olduğunu söyledi. “Emekli, pazardan akşam saatlerinde indirimli ve bozulmaya yüz tutmuş ürünleri almak zorunda kalıyor. Üstüne kıyafet alabilmesi, torunuyla bir etkinliğe katılabilmesi bile hayal oldu” diyerek, TÜİK’in enflasyon sepetinin halkın gerçek ihtiyaçlarını yansıtmadığını dile getirdi.
"Ekonomi Yönetimi Tasarruf Tedbirlerini Bile Takip Edemiyor"
Türkiye’deki ekonomik krizin çözümüne yönelik soruya yanıt veren Ekmen, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın, “Biz 6 ayda göstergeleri kontrol altına alır, 1 yılda enflasyonu düşürürüz” sözlerini hatırlattı. Ekonomi yönetiminin israfı ve gereksiz harcamaları önleyemediğini belirten Ekmen, “2020 ve 2023 yıllarında yayınlanan Tasarruf Tedbirleri hakkında Hazine ve Maliye Bakanlığı’na verdiğim yazılı soru önergelerine yanıt alamıyorum. Bu, ekonomi yönetiminde ciddi bir takipsizlik olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
"Türkiye’de Hukuk da Ekonomi de Baskı Altında"
Konuşmasında ifade özgürlüğü konusuna da değinen Ekmen, farklı meslek gruplarından insanların yargı eliyle baskı altına alındığını ve bu baskının Türkiye’nin hukuk ve ekonomi sistemini olumsuz etkilediğini belirtti. “Oyuncudan çiftçiye kadar pek çok kişi baskı altında. Bu ortamda ne hukuk ne de ekonomi rayına oturabilir” diyerek, ifade özgürlüğünün önemine dikkat çekti.
Mehmet Emin Ekmen’in açıklamaları, Türkiye’deki ekonomik zorlukların ve adaletsizliklerin çözümü için atılması gereken adımlara dair önemli mesajlar verdi.