Sanatçı, eğitimci ve toplum aydınlanmasına adanmış bir hayat… Cem Cuma Ocaklı, 1947 yılında Siverek’te başlayan yaşam serüveninde, eğitime ve sanata yaptığı katkılarla iz bırakan bir öğretmen, gravür sanatçısı ve heykeltıraş olarak anılmaktadır.
İlköğrenimini doğduğu yer olan Siverek’te tamamlayan Ocaklı, 1961 yılında Ergani Dicle İlköğretmen Okulu'na yatılı olarak kabul edildi. Eğitimi boyunca yetenekleri ile dikkat çekti ve öğretmenlerinin yönlendirmesiyle resim alanında özel bir yetkinlik kazandı. 1965 yılında, İstanbul Ortaköy İlköğretmen Okulu Resim Semineri’ne kabul edilmesi, onun sanat yolculuğundaki en önemli dönemeçlerden biri oldu. Burada Selahattin Hüsnü Taran ve Hamdi Dicle gibi önemli sanat eğitimcilerinin rehberliğinde eğitim aldı.
Sanatın Toplumsal Yüzü: Silifke Yılları
1968’de İstanbul İlköğretmen Okulu Resim Semineri'nden mezun olan Ocaklı, 1971’de İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü’nü tamamladı ve Silifke Lisesi’ne atandı. Burada geçen dört yıl, sanatın eğitici ve dönüştürücü gücünü toplumla buluşturduğu döneme damgasını vurdu. Öğrencileriyle birlikte Silifke Atatürk Anıtı çevresine Kurtuluş Savaşı’nı simgeleyen kabartmalar yaptı. Silifke Uluslararası Folklor Festivali'nin amblemini de öğrencileriyle birlikte tasarladı. Bu dönemde Mersin Şehir Galerisi’nde açtığı gravür sergisi, sanatçının eserlerini daha geniş kitlelere ulaştırdığı önemli bir adım oldu.
Sanatta Yeterlilik ve Akademik Kariyer
Sanatçı, 1985 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde lisans eğitimini tamamladı ve 1987 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi’nde Sanatta Yeterlilik aldı. Bu süreç, akademik kariyerinin de yükseldiği dönemdi. 1989’da doçent, 1996’da profesör unvanını aldı ve bu süre boyunca çok sayıda öğrenci yetiştirdi. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Başkanlığı görevini üstlenerek akademik ve sanatsal çalışmalarına yön verdi.
Evrensel Bir Sanatçı
Cem Cuma Ocaklı, sanatıyla yalnızca Türkiye’de değil, uluslararası platformda da tanındı. Kariyeri boyunca 9'u yurt dışında olmak üzere toplam 54 sergi açtı. Gravür ve heykel çalışmalarının yanı sıra resimle de uğraşarak birçok eser bıraktı. Eserleri, müzeler ve özel koleksiyonlarda yer aldı. Sanatçının üretkenliği, sadece sanatsal alanda değil, eğitimde ve toplumsal projelerde de hissedildi.
Veda ve Kalıcı Miras
30 Eylül 2016’da başlayan akciğer rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğü Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde 2 Ekim 2016’da yaşamını yitiren Cem Cuma Ocaklı, Urla İskele Mezarlığı'nda sonsuzluğa uğurlandı. Devrimci ve demokrat kişiliği, sanat ve eğitim dünyasında derin izler bıraktı. Onun mirası, yalnızca eserlerinde değil, yetiştirdiği öğrenciler ve sanat eğitimi anlayışında yaşamaya devam ediyor.
Cem Cuma Ocaklı, sanatı ve eğitimi birleştirerek, toplumsal bellekte silinmez iz bırakmış bir sanatçı ve öğretmendi. Onun izinden yürüyenler, sanatı sadece bir estetik aracı olarak değil, toplumsal değişimin güçlü bir unsuru olarak görmeye devam edeceklerdir.