Bence seçmen, hükümetin devamını sağlayan oyu, her türlü seçim adaletsizliğine karşı yine de hükümete verirken bazı şeyleri de söyledi:
Seçmen şunları dile getirdi:
- ‘Muhalefetin vadettiği ekonomik ve sosyal haklar ve getiriler benim için çok önemli olsa da, ülkemin bütünlüğüne tehdit olan PKK ve onun siyasetteki temsilcileri ile ortaklık yapanlara oy vermemek benim için çok daha önemliydi’ dedi.
- ‘Günde beş kez kulağımın dibinde Tanrının yüceliğini bağırıp beni namaza çağırarak yapılan islami anımsatmalara karşılık, BENİ CEHENNEM İLE KORKUTUP YOKSULLUĞA MAHKUM EDEN anlayışın temsilcisi siyasilere inanmamam için bana yakın olarak yapılan hiçbir ideolojik ve siyasi çalışma olmadı’ dedi.
- ‘Yönetimdeki bakanları TV’de görüp onların neler yaptığı sürekli olarak bana anlatılırken, muhalefetin kurduğu bir gölge kabine olmadı ve onun olası bakanlarının neleri nasıl yapacaklarını bana açıklayan hiçbir çalışma olmadı; yalnızca sağcı mı yoksa solcu mu oldukları belli olmayan bir “looser”, bir ülkücü, iki belediye başkanı, iki eski AKP’li ve bir dinci adam sürekli olarak bana “mevcut sistemi biz daha iyi yönetiriz“ diye bağırıp durdular; ben AKP’nin kendisi dururken kopyasına neden oy vereyim ki’ dedi.
- ‘Çocuğuma ve yeğenime hangi koşullarda ve hangi büyük projeyi gerçekleştirip nasıl iş sağlayacaklarını anlatan bir muhalefet de olmadı’ dedi.
- ‘Muhalefet ülkedeki mülteci kaçkınları geri yollayacağını söyledi durdu ancak benim yitireceğim kira gelirime ve ucuz işgücüne karşı bana nasıl destek sağlayacağını bana anlatmadı’ dedi.
- AKP örgütlerine, kadın kolları üyelerinin evlerine ben sosyalleşmek için gidip otururken, çay içip onlarla muhabbet ederken, çocuklarımın ihtiyaçlarını onlardan temin ederken, kermeslerde el ürünümü, yaptığım yiyecekleri satıp para kazanırken elit CHP’lileri çevremde hiç görmediğim gibi hiçbir belediye başkanının kasabalarda ya da köylerde ev ziyareti yaptığını görmedim; elime, cebime, evime muhaliflerden bir şey gelmedi; oysa ben siyasete ne verdim, ne aldım diye de bakarım; belediyeler yalnızca büyük şehirlerde çalıştılar; biz kasaba ve köylerde iş görmedik, yalnız vaat duyduk’ dedi!
Genç seçmen ise:
- Dede benden oy istedi de eğitiim için, iş bulmam için yapacağı hiçbir gerçekçi projeyi bana açıklamadı; üniversite hazırlık kurslarına nasıl gidecem, yurtdışı eğitim için bana karşılıksız burs sağlayacak mı, üniversite öğrencileri gereksinmeleri için ücretsiz gıda, giyim, kitap ne sağlanacak, duymadım’ dedi.
- ‘Mustafa Kemal Atatürk “Bir tek şeye ihtiyacımız vardır; o da çalışkan olmak” demişken, Atamızın kurduğu siyasi partinin yöneticilerinden dede dışında hiç kimsenin canla başla iş yaptığını görmedik’ dedi.
- Muhalefet lideri bize ‘Gençler benim için önemli’ derken partideki dinazorları yedinci, altıncı, beşinci kere milletvekili adayı yapmasının ne anlama geldiğini bizler anlamayacak kadar saf değiliz’ dedi.
- ‘Basın ve yayın organları hükümetin etkisinde olsa da biz gençleri hayran bırakacak şekilde yazılmış bir tek duvar görmedik’ dedi.
Daha bir sürü şey de dedi; ama seçmen bir şeyi çok açık ve net söyledi: Bu kadar farklı siyasi görüşten liderin biraraya gelip benim kendilerini ‘birşey’ yapmam için benden oy isterken bana güven vermediler; iktisadi ve sosyal olarak daha kötüye gitmeyip daha iyi duruma geleceğime beni ikna edemediler’ dedi.
Yerel seçimlere hazırlanacak muhalefete duyurulur!
Seçim müşahiti; CHP eski İlçe Genç. Kolları Bşk.
Prof Dr A Vural Cengiz
Arizona Grand Canyon Üniversitesi
Öğr. Üyesi