Özgür ÖZEL seçim biter bitmez koşarak saraya gitti.
Seçimin hemen arkasından saraya gitmesi ve
ne konuştuklarını kamuoyuyla paylaşmaması kafalarda soru işaretleri yarattı.

   Özgür ÖZEL "normalleşeceğiz, yumuşayacağız", diyerek soruları geçiştirdi.

  Seçim meydanlarında montajlı kasetleri halka sanki CHP'liler izlettirmişti.
Sanki CHP lideri televizyon ekranlarında 
"ama montaj ama şu ama bu",  demişti.
   Özgür ÖZEL neyi nasıl normalleştirip yumuşatacaktı?
İzah etmediği için kimse de anlamadı.
   Normalleşerek seçilmiş belediye başkanlarını ve meclis üyelerini görevlerinden alabilirsiniz mi, demek istedi?

  Yumuşayarak gazetecileri tutuklayabilirsiniz mi demek istedi?
   Sevdiğim bir ağbim facebook sayfasında 
CHP genel başkanına küçük bir eleştiri yapmıştı.
Ben de sayfasındaki eleştirisine destek olmak amacıyla 
"Özgür ÖZEL ve tayfası CHP'yi yönetemiyor", dediğim için yorumumu kaldırdı.
Sonrası bize kalsın.

   Sosyal medyada bile sansür uygulayanlar gazetecilerin tutuklanmasına timsah gözyaşları dökmesin.
İnandırıcı olmuyor.

 Bu arada 
Gazeteci örgütlerinin sessizliğini anlayabilmiş değilim.
Meslektaşları bir bir gözaltına alınıp tutuklanırken kıllarını bile kıpırdatmıyorlar.
"Bana değmeyen yılan bin yaşasın", diyerek 
idare-i maslahat halinde olmak ve meslektaşlarına sahip çıkmamak kabul edilir bir durum değildir.
"Sustukça sıranın kendilerine geleceğini unutuyorlar.

Sansürsüz, 
timsah gözyaşısız,
duyarsız ve konforlu siyaset yapma
ve
kurum yönetme anlayışından derhal vazgeçilmelidir.
    Siyasi görüşü ne olursa olsun haksızlıkların karşısında durabiliyorsan "insansın'dır".

29 Ocak 2025