Her mahallede bir Pazar yeri vardır.
Kiminin adı, “Salı Pazarı”, kiminin “Cuma Pazarı, bazılarının adı da “Pazar Pazarı”dır!
Bizimki “Sosyete Pazarı”!
Yok yok, aklınıza öyle lüks ve seçkin bir şeyler gelmesin. Bildiğimiz “Halk Pazarı”, ama adı sosyete! Böyle sosyete denince sanki daha şatafatlı oluyor demek ki.
Bir de marketlerde “Halk günü” diye bir şey vardır!
Sanki diğer günler, o markete uzaydan başka yaratıklar gelip alışveriş yapıyor.
Laf aldı başını gidiyor.
En iyisi sakince sadede gelelim.
Sevgi dostlar, biliyorsunuz yıllardır pozcu semtinde Yenişehir ilkokulu hemen bitişiğinde bir “ SOSYETE PAZARI”mız var… Tabiri caizse, o pazarı okulun dibine inşa eden akla bence Nobel TASARIM ödülü verilmesi lazım..
Çünkü Cuma günü açılan sosyete pazarı; okul öğrencilerine , velilere ve çalışanlara büyük zorluklar yaşatmakta… Sanki o gün, o sokak, TV’ler de izlediğimiz gibi Afganistan, Pakistan veya herhangi bir Afrika ülkelerinin pazarları gibi yoğun bir keşmekeşlik içinde!
Okul servis araçları, pazarcıların ve yol kenarlarına rastgele açılan tezgahların araçları, yoldan gelip geçenlerin, orada oturanların ya da alışverişe gelenlerin araçları vs…
Öğrenciler, veliler, yayalar resmen araçlar arasında SLALOM yaparak geçmeye çalışmaktalar…
Bir de işin ilginç tarafı adı sosyete pazarı olan yerin çevresi seyyar satıcılarla resmen kuşatma altında… Dikkatlice bakarsanız ancak sosyete pazarının içini görebiliyorsunuz… Seyyar satıcılar, kaldırım yetmemiş gibi, bir de sokağın ortasına kadar yer kapma savaşı içindeler… Sabah erken gelen yer kapıyor…
Zabıtaların çaresizliğini de görüyorum; ekmek parası diye hoşgörüyle bakıyorlar çünkü zor zamanlar yaşıyoruz, ama bir disiplin olması lazım!
Üzgünüm…
Çalışkan Belediye başkanımız sn. Abdullah ÖZYİĞİT de inanıyorum bu konudan sıkıntı duyuyor ve kısa sürede ya günü kaydırarak, ya o gün o sokağı trafiğe kapatarak (Okulun arka çıkış kapısı kullanılabilir) ya da daha uygun bir yere taşımayı düşünüyordur…
İnanın, kızım Eskişehir’ de okurken, oranın pazarlarını sık sık ziyaret ettim… O pazarların disiplinine hayran kaldım…
Kaldırımlarda reklam panoları yok… Dükkanların önü bir dükkan kadar daha işgal edilmiş değil, sandalye ve masa göremezsiniz…
Mersinimiz Eskişehir’den aşağı kalmaz. Hele Yenişehir İlçemiz, Mersin’in en güzel, modern ve aydın insanların yaşadığı nadide bir ilçe.
Ama bizim burada acilen DİSİPLİN şart!
Değerli başkanımız Sayın Abdullah Özyiğit ve ekibi bu duruma mutlaka bir çözüm bulacaklardır.
Hayırlı ve bereketli pazar alışverişleri olsun efendim…
Saygılarımla…