"..faşizm bütün amaç ve ereklerini gerçekleştirmek için yeniden bir ulusun doğuşuna ve onun kuruluş imge ve sembollerine başvurur..."
Türkiye’nin siyasi dinamikleri o kadar hızlı değişiyor ki normalde bu da mı oldu,ya da ansızın olan olaylar karşısında ‘’şok’’ sözcüğü ile ifade ettiğimiz durumları bile artık normaller kategorisi içinde değerlendirmeye başladık.
Son olay ise malum ‘’bozkurt’’ sembolü üzerinden alevlenen iç politik tartışmalara eklemlenen yeni ırkçı meze sosu.
Önce meselenin arkaik tarihsel kavramlarını irdelemek gerekiyor.
Mit, sözcük anlamıyla ‘’masal’’, ‘’öykü’’ ve ‘’efsane’’ anlamına gelmektedir. Mitler, olağanüstü olayları, kahramanlıkları ve doğaüstü güçleri anlatan hayal ürünü söylemlerdir. Bir ideolojinin mitsel nüvesi, destekçilerini harekete geçiren temel siyasi söylem olarak ifade edilebilir. Her ideolojinin hem muhafakâr hem de dönüştürücü gücü mitsel boyutuna bağlıdır.
Palingenesis kavramı etimolojik olarak palin(yeniden) ve genesis (yaratı doğuş) sözcüklerinden türemiştir ve bir çöküş/yıkım veya kriz evresinden sonraki yeniden doğuşu ya da dirilişi ifade etmektedir. Palingenesis mit bu açıdan yeni başlangıç vizyonun karşılığıdır. Palingenesis mit'in en önemli sembolu zümrüdüanka kuşudur. Tarihin tüm dönemlerinde bir çöküş/yıkım evresi, siyasal ve sosyoekonomik yenilme krizlerinde zümrüdüanka kuşuna atıfta bulunur. Modern toplumda da eski düzenin tam bir topyekûn yıkıma sürüklendiği tarihsel momentlerde Palingenesis mit modern duruma yansıtılır ve yeni bir çağın doğuşuna dair umutları berraklaştırır.(1)
Birinci dünya savaşının yarattığı çöküş, kriz ve yıkımdan Avrupa’da faşizm çıkmıştı. Almanya ve İtalya’da iktidara gelen faşizm, imparatorluk çağının dağılmasıyla yeni romantik-ulusun köklerinden filizlendi.
Faşizm, Birinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrası yaşanan önemli gelişmelerine ve krizlere tepki olarak ortaya çıkmıştır. Faşizm, reaksiyoner bir ideolojidir. Faşizm, ilk olarak insan aklına sınırsız bir güvenini ifade eden Aydınlanma düşüncesine ve aydınlanma düşüncesine ulaştığı zirve noktası olarak toplum ve devleti soyut kavramlarla açıklayan Fransız Devrimi’ne tepki ifade eder. Modernin ve aydınlanma düşüncesinin tarih bedili toplumu organik, biyolojik ve kültürel olarak yeniden kurmayı amaçlar.(2)
Emilio Gentile, faşizmi, efsaneye dair bir ideolojisi ve totaliter bir siyaset ve devlet anlayışı olan, milis bir parti şeklinde örgütlenmiş, milliyetçi, devrimci, liberalizm karşıtı, Marxsizm karşıtı; nihai amacı yeni bir düzen ve medeniyet yaratmak olan, fetih, şan ve güç peşinde koşan, mücadeleci bir misyona sahip, etnik açıdan homojen ve organik bir topluluk olarak gördüğü, milletin mutlak önceliğini savunan, siyasal bir dinle kutsallaştırılan, modern bir siyasal olgu olarak tanımlamaktadır.(3)
Faşizm bütün amaç ve ereklerini gerçekleştirmek için yeniden bir ulusun doğuşuna ve onun kuruluş imge ve sembollerine başvurur. Yukarıda atıfta bulunduğum zümrüdüanka kuşu metaforu da faşizmin mitolojik imgesidir.
Zümrüdüanka, Pers mitolojisinde ortaya çıkan ve zaman içerisinde doğu ve batı kültürlerdeki hikâye ve efsanelerde de yer almaya başlayan efsanevi bir kuştur. İran'da ‘’simurg’’ adıyla bilinmektedir. Arap kültüründe ‘’anka’’, Hint kültüründe ‘’garuda’’, eski Mısır'da ‘’feniks’’ olarak adlandırılmıştır. Batı mitolojisine Mısır üzerinden geçmiş ve ‘’phoenix’’ olarak adlandırılmıştır. Batı kültürlere ait efsanelerde ve resmedilir sanatlarda zümrüdüanka değişik şekillerde tasvir edilmesine rağmen efsanesi hemen hemen her kültürde aynıdır. Efsaneye göre Zümrüdüanka ölümünün yaklaştığını hissedince kendini yakar ve sonrasında küllerinde yeniden doğar. Bu nedenle birçok dinde ve kültürde yeniden doğuş veya diriliş sembolü olarak kabul edilmiştir.(4)
Faşizm yeniden doğuş hedefini gerçekleştirmek ve sürdürmek için modern çağda da mitoslardan ve mit’leştirdiği imge ve sembollerle kendini kutsallaştırır. Nazilerin Almanya’da ve Musoli’nin İtalya’daki faşist rejimleri de yeniden doğuş (palingenesiz) için, duygu, his ve gurur imgeleri ile yeni bir ‘’kitle ruhu’’ meydana getirmişlerdi. Kitleleri harekete geçiren ortak ruh özel semboller ile bireyin hafızasına işleniyordu. Roma’da fasces,kara selam ve Roma selamı faşist sembolizmin öne çıkan unsurlarıydı.Alman Nazilerinde çift başlı balta ve totenkopf (ölüm kafası) yine faşist ideolojik simgelerdi.
Dünyada eski çağlardan beri, coğrafi şartlar ve başka nedenlerden dolayı kullanılan hayvan sembolleri de modern çağda politik amaçlar için kullanılmaktadır.
Türkiye’nin gündemini işgal eden ‘’bozkurt’’ işareti de Orta Asya’da Türklerin çok eski zamanlardan beri kullandığı ‘’kurt’’ sembolüdür. Sembolü kullanan siyasi oluşumun radikal milliyetçi kökleri temsil etmesi tarihsel anlamı olan sembole aşkın bir siyasi anlam yüklemektedir.
(1).Eryücel E.2021
(2) Sterhell’den aktaran;Eryücel E 2021
(3).Entilo Gentile’den aktaran;Eryücel E 2021
(4) Ögel’den aktaran; Eryücel E 2021