2024 yerel seçimleri Türkiye’nin siyasi geleceği açısından kritik bir öneme sahip olmuş, partilerin stratejileri, aday profilleri, seçmen davranışları ve yerel dinamikler bu seçimin kaderini belirlemiştir.

CHP, yerel seçimlerde büyükşehirlerde büyük başarılar ele etti. Cumhuriyet Halk Partisi belediyeleri, yerel yönetim anlayışlarını toplumun ihtiyaçlarına odaklanarak şekillendirmeli, şeffaflık, katılımcılık ve halkın refahını artırmaya yönelik politikalarla öne çıkmalı ve genel seçimlerde başarının yolunu da açmalıdır. Yerel seçimler, ülkenin genel siyasi yapısını etkileyen kritik seçimlerdir.

CHP yerel yönetim anlayışını parti programı ve uygulama politikaları doğrultusunda şekillendirmelidir. Bu anlayışta öne çıkan bazı temel unsurlar şunlar olabilir:

    1. Katılımcı Yönetim Anlayışı: CHP'li belediyeler, vatandaşların karar alma süreçlerine katılımını teşvik eder. Mahalle meclisleri, katılımcı bütçe uygulamaları gibi mekanizmalarla toplumun fikirlerini ve ihtiyaçlarını dikkate alırlar.

2. Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Belediye yönetiminde şeffaflık ön plandadır. Harcamaların ve projelerin kamuoyuyla paylaşılması, hesap verebilirliğin sağlanması için önemlidir. CHP'li belediyeler, bu prensiplere sıkı sıkıya bağlı kalırlar.

3. Sosyal ve Ekonomik Kalkınma: Belediyeler, sosyal hizmetler, eğitim, sağlık gibi alanlarda halkın refahını artırmaya odaklanır. Eğitim bursları, kreşler, gençlik ve spor faaliyetleri gibi programlarla toplumun gelişimine katkıda bulunurlar.

4. Çevre Dostu Politikalar: Sürdürülebilirlik ilkelerini benimseyen CHP'li belediyeler, çevre dostu projelere ağırlık verirler. Yeşil alanların artırılması, atık yönetimi, alternatif enerji kaynaklarının kullanımı gibi konular öncelikli hale gelir.

    5. Toplumsal Uyum ve Çeşitlilik: CHP'li belediyeler, farklı kültürel ve etnik grupların bir arada yaşadığı şehirlerde toplumsal uyumu sağlamaya çalışırlar. Katılımcı etkinlikler, kültürel etkinlikler ve çeşitlilik politikalarıyla toplumun birlikte yaşama kültürünü güçlendirirler.

    6. Deprem Stratejisi: CHP'li belediyelerin deprem stratejisi izlerken öncelikle riskli bölgeleri belirlemesi ve bu bölgelerde yapı stokunu değerlendirmesi önemlidir. Ardından, güçlendirme gerektiren binaları tespit edip bu konuda çalışmalar yapmaları gerekir. Ayrıca, afet planlarını güncellemeli, acil durum ekiplerini ve eğitimleri organize etmelidirler. Toplum bilincini artırmak için deprem öncesi ve sonrası bilgilendirme kampanyaları düzenlemeleri gerekmektedir.

8. Kentsel Dönüşüm: CHP'li belediyeler kentsel dönüşümde öncelikle insan odaklı ve katılımcı bir yaklaşım benimsemelidir. Bu, yerel halkın ihtiyaçlarını ve endişelerini dikkate alarak planlama sürecine dahil edilmesini sağlar. Ayrıca, kentsel dönüşüm projelerinde sosyal adaleti ve çevresel sürdürülebilirliği gözetmelidirler. Yıkım ve yeniden yapılanma süreçlerinde, risk altındaki bireylerin haklarını korumak için adil ve şeffaf bir süreç yürütmelidirler. Bu çerçevede, kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanımı da önemlidir.

Belediye Başkanları, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasını taşıyan ve onun ilkeleri doğrultusunda hareket eden bir partinin Belediye Başkanları olduğunu unutmamalıdır.  CHP'li belediyeler, yerel yönetimlerde demokratik değerleri ve sosyal adaleti ön planda tutarak toplumun refahını artırmayı hedeflemelidir. Bu doğrultuda yürüttükleri çalışmalar, yereldeki insanların yaşam kalitesini artırırken, demokratik katılımı ve toplumsal uyumu güçlendirir.