Bayramınızı kutlar, esenlik ve umut dolu mutlu yarınlar dilerim.

12 Eylül 1980 öncesi Bülent Ecevit’in Genel Başkanı olduğu Cumhuriyet Halk Partisinde siyasi mücadele veren sosyal demokratlar, 12 Eylül 1980 darbesi sonrasında kayıtlı oldukları partilerinin önce siyasi faaliyetlerinin askıya alınması, 16 Ekim 1981 tarihinde de tamamen kapatılması sonucunda “PARTİSİZ” kalmışlardı. “12 Eylül Darbesi Sonrası Siyasi Yaşam” başlıklı yazı dizimde de yer verdiğim gibi Milli Güvenlik Konseyi tarafından 24 Nisan 1983 tarihinden itibaren yeni Partilerin oluşumuna izin verilmesi sonrasında sosyal demokrat tabana hitap etmek amacıyla Genel Başkanı Necdet Calp’in “Yasaların ve Anayasanın çizdiği sınırlarda kalmak koşuluyla siyasi yelpazenin solunda “ olduğunu beyan eden Halkçı Parti 19 Mayıs 1983 tarihinde kurulmuştu. 12 Eylül 1980 öncesi CHP içerisinde yer alan sosyal demokratların büyük bir çoğunluğunun oluşturduğu Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) ise Erdal İnönü’nün Genel Başkanlığında 6 Haziran 1983 tarihinde kuruluş işlemlerini tamamlayarak, siyasi faaliyetlerine başlamıştı. Önce Genel Başkanları Erdal İnönü Konsey tarafından veto edilmiş, 24 Ağustos 1983 tarihine kadar da 30 kurucu üye sayısını Konseyin vetoları nedeniyle tamamlayamadığından dolayı 6 Kasım 1983 tarihinde yapılan Milletvekili Genel Seçimlerine katılması engellenmişti.  SODEP, 30 Kurucu üye sayısını ancak 8 Eylül 1983 tarihinde tamamlayabilmiş, MGK tarafından veto edilen Erdal İnönü ise 17 Aralık 1983 tarihinde tekrar SODEP Genel Başkanlığına seçilmişti. 6 Kasım 1983 tarihinde yapılan Milletvekilli Genel Seçimine tek sosyal demokrat parti olarak katılan Halkçı Parti % 30,46 oy oranıyla Ana Muhalefet Partisi olmuştu.  Anavatan Partisi(ANAP) ise % 45,14 oy oranıyla seçimden 1. Parti çıkmıştı. Konseyin desteklediği MDP ise 3. Parti olabilmişti.

25 MART 1984 YEREL SEÇİMLERİ; SOLDA 2 BAŞLILIK

Daha önceki köşe yazımlarımda da yer verdiğim gibi, ANAP Genel Başkanı Turgut Özal’ın,  solu, sola kırdırmak amacıyla Halkçı Parti ve SODEP’in Yerel Seçimlere ayrı ayrı katılmasını sağlaması ANAP’a yaramış, Yerel Seçimlerden her 2 sosyal demokrat parti istedikleri sonucu alamadan, büyük kayıplar yaşayarak çıkmıştı. Büyükşehir Belediyesi statüsünde olan İstanbul, Ankara ve İzmir’in Belediye Başkanlıklarına ANAP’lı Adaylar seçilmişti. Bunun yanı sıra 3 Büyükşehir olan İstanbul, Ankara ve İzmir dışındaki 64 ilden  52'inde  ANAP, 8'inde SODEP, 2'sinde MDP ve 2’sinde de Refah Partili adaylar İl Belediye Başkanlıklarını kazanmışlardı.  Halkçı Partili hiçbir aday ise İl Belediye Başkanı seçilememişti.                                                                                            6 Kasım 1983 de yapılan Milletvekili Genel Seçimleri sonuçları ile kıyaslanabilecek Türkiye Geneli İl Genel Meclisi seçim sonuçları da Halkçı Parti ve SODEP açısından hiç de iç açıcı biçimde sonuçlanmamıştı.                                                                                      25 Mart 1984 tarihinde yapılan Yerel Seçimlerde Türkiye Geneli İl Genel Meclisi Üyeliği Seçim sonuçları incelendiğinde, Turgut Özal’ın Anavatan Partisinin (ANAP) 6 Kasım seçimlerine göre yaklaşık % 4 oy kaybıyla % 41,5 oy alarak, 1.Parti olmuştu. Erdal İnönü’nün Genel Başkanı olduğu Sosyal Demokrasi Partisinin (SODEP) ilk girdiği bu seçimde % 23,4 oy oranıyla ikinci, Yıldırım Avcı’nın Genel Başkanı olduğu Doğru Yol Partisinin (DYP) % 13,2 oy oranıyla üçüncü, Necdet Calp’in Halkçı Partisinin ise 6 Kasım Milletvekili Seçimlerine kıyasla büyük oy kaybı yaşadığı ve % 8,8 oy oranıyla ancak 4. Parti olduğu tablosu karşımıza çıkmıştı.                                                         25 Mart 1984 Yerel Seçimlerine 2 ayrı parti olarak giren sosyal demokratların aldıkları oyların toplamı ise ancak % 32,2 oranına erişebilmişti. Bir diğer ifadeyle bu oran 6 Kasım 1983 de Halkçı Partinin tek başına aldığı % 30,46 oy oranından ancak % 1,74 puan fazlaydı. Bu sonuç sosyal demokrat partilerin tek bir çatı altında, bölünmeden seçime girmeleri gerektiği gerçeğini ortaya koymuştu. Bir diğer ifadeyle Halkçı Parti ve Sosyal Demokrasi Partisinin(SODEP) birleşerek tek parti olması artık kaçınılmaz bir gerçeklik olmuştu. 

HALKÇI PARTİ’DE GENEL BAŞKAN DEĞİŞİYOR. AYDIN GÜVEN GÜRKAN DÖNEMİ BAŞLIYOR.

13 Nisan 1984 tarihinde toplanan Sosyal Demokrasi Partisinin (SODEP) 1. Küçük Kurultayı'nda Genel Başkan Erdal İnönü solda tek çatı altında birleşmenin  şart olduğunu ifade etmişti. 1984 Yılı Temmuz ayında ise SODEP Genel Başkanı Erdal İnönü ve Halkçı Parti Genel Başkanı Necdet Calp birleşme konusunda prensip kararı almışlardı.                                                                                                                       29 Haziran 1985 tarihinde yapılan Halkçı Parti Olağan Kurultayında ise Necdet Calp’e karşı aday olan Genel Sekreter Aydın Güven Gürkan Genel Başkan seçilmişti. Necdet Calp, Kurultayda birleşmenin Halkçı Parti çatısı altında olması tezini savunurken, Aydın Güven Gürkan ise yeni kurulacak bir oluşumda eşit koşullarda birleşmeden yana olduğunu savunmuştu.  Necdet Calp ise 6 Kasım 1983 Genel Seçimine katılamadığından dolayı TBMM’de temsil edilmeyen, Yerel Seçimlerde de hedeflediği başarıyı yakalamayan SODEP’in hazine yardımından da yararlanamadığı için 1988 Yıllında yapılacak milletvekili seçimlerine kadar mali yönden dayanamayacağını, bu nedenle de birleşmenin Halkçı Parti çatısı altında olması gerektiğini teklif etmişti.  Bu amaçla hazine yardımının kesilmemesi için 2 partinin birleşmesinin Halkçı Parti çatısı altında olmasını öneriyordu. Sonuçta Kurultayda Genel Başkanlığı kazanan Aydın Güven Gürkan olmuş, Halkçı Parti ve Sosyal Demokrasi Partisinin (SODEP) eşit koşullarda yeni bir siyasi oluşumda birleşmesi sosyal demokrat tabanda da uygun bulunmuştu. 29 Haziran 1985'te yapılan HP Büyük Kongresi'nde parti yönetimi de önemli ölçüde değişmiş, Halil İbrahim Şahin Genel Sekreterliğe getirilmişti. Gürkan'ın Genel Başkanlığındaki HP, SODEP ile birleşmek için yoğun biçimde girişimlerde bulunmaya başlamıştı.

2 KASIM 1985: SHP OLUŞUMU GERÇEKLEŞİYOR.

17 Ağustos 1985'te Halkçı Parti Küçük Kurultayı toplanmış ve SODEP ile birleşilmesi yolunda ilke kararı alınarak, birleşme yolunda ilk adım atılmıştı. 21 Eylül 1985 tarihinde ise Halkçı Parti ve SODEP arasında birleşme protokolü imzalanmıştı.          2 Kasım 1985 de toplanan Halkçı Parti Olağanüstü Kurultayında Partinin tüzük ve programıyla birlikte adının Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) olarak değiştirilmesi kabul edilmişti. Kurultayda Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Üye sayısı da 33'ten 80'e çıkarılmıştı. MKYK’nın 47 yeni üyesinden 40'ı SODEP'ten,  7'si de Halkçı Partiden seçilmiş,  böylece MKYK üyelikleri SODEP ve HP kökenli üyeler arasında eşit olarak bölüşülmüştü. 3 Kasım 1985'te toplanan SODEP Olağanüstü Kurultayı'nda da SODEP kendisini feshederek SHP'ye katılmış, her 2 sosyal demokrat partinin SHP çatısı altından birleşmesi resmen gerçekleşmişti. Halkçı Parti ve SODEP arasında mutabık kalınarak imzalanan protokol gereğince SHP’nin ilk Genel Başkanlığına Aydın Güven Gürkan seçilmişti.  

BÜLENT ECEVİT SOLDA BİRLEŞMEYE KARŞI ÇIKIYOR. DSP KURULUYOR.

12 Eylül 1980 Darbesi’nden sonra siyaset yasağı getirilen CHP’nin son Genel Başkanı Bülent Ecevit, çevresindeki destekçilerini tek tek kaybettikten sonra, 12 Eylül darbesi öncesi CHP’deki yol arkadaşlarını kast ederek "Mücadelenin güçlüklerini göze alamayanlarla yollarımız ayrıldı." demiş ve eşi Rahşan Ecevit’e SHP oluşumundan 11 gün sonra 14 Kasım 1985 tarihinde Demokratik Sol Parti’yi kurdurmuştu.

BİRLEŞME SONRASI SHP’nin MERSİN ÖRGÜTLERİ DE YENİDEN YAPILANDIRILMIŞTI.   

Halkçı Parti ve SODEP’in Yurt genelindeki tüm İl ve İlçe Yönetimleri mutabık kalınan birleşme protokolüne göre ilk kongreye kadar birleşik olarak görev yapacaklardı. Buna göre SHP’nin İçel (Mersin) İl Başkanlığına dönemin SODEP İl Başkanı Hüseyin Toksoy, İl Başkan Yardımcılığına ise Halkçı Parti İl Başkanı Mustafa Uçar getirilmişti. Protokole göre Mersin Merkez İlçe Başkanı Halkçı Partiden Semiha Tokatlı, yardımcısı ise SODEP İlçe Başkanı Fikret Karayağmurlu olmuştu. 

Devam Edecek

Münif APARI